Kedi dağa küsmüş dağın haberi olmamış tarzı sendikacılık olmaz

KESK bugün iş bırakıyor. KESK Eş Genel Başkanı Şükran Kablan Yeşil, 16 Ağustos'ta bu taleplerimizin karşılanması ve dikkate alınması açısından bir günlük iş bırakma eylemi gerçekleştirdiklerini belirtti. 

Eş başkan Yeşil beklentilerinin başta mali olarak bu teklifin revize edilmesi olduğunu söyleyerek bunun yanı sıra da sosyal haklar olarak kira yardımı, çocuk ve eş yardımının günümüz koşullarına göre düzenlenmesi, mülakatın kaldırılarak liyakate dayalı atamaların yapılması, 2018'den bu yana sürekli gündemde olan ek göstergeyle ilgili düzenlemenin hayata geçirilmesi olduğunu belirtti.

KESK gibi sendika konfederasyonlarının çalışanların örgütlerinin bir araya geldiği platformlar aracılığıyla çalışanların hakları ve kamu hizmetlerinin iyileştirilmesi mücadelesini geliştirmesi gerekiyor

KESK eş başkanı bu açıklamayı KESK adına yaptı. KESK konfederasyonunun üye sayısı toplam kamu çalışanlarının %6'sı, sendikaya üye kamu çalışanlarının ise %8'ine karşılık geliyor. Bir memur konfederasyonu olarak KESK'in iş bırakma için öne sürdüğü talepler bütün farklı sendikalara üye ya da hiç bir sendikaya üye olmayan bütün kamu çalışanlarını ilgilendirmiyor mu? KESK ve dışındaki kamu çalışanlarının örgütlerinin bir araya gelerek birlikte ortak taleperlini birlikte dile getirmesi ve birlikte eylem yapması daha etkili olmaz mıydı?

Sağlık sektöründe örnek mücadele platformu SABİM

Geçtiğimiz günlerde Hekim Birliği Sendikası'nın girişimi ile sağlık sektöründeki hekim ve sağlık çalışanlarının üyesi olduğu 21 STK bir araya gelerek, kısa adı SABİM olan “Sağlık ve Sosyal Hizmet Birlik ve Mücadele” platformunu oluşturmuştu. SABİM’in “Sağlık ve Sosyal Hizmet Birlik ve Mücadele Platformu”ilk ortak eylemi toplu sözleşme görüşmelerinin başlangıç tarihi olan 1 ve 2 Ağustos günlerinde yapılmıştı. Bu eylem toplu sözleşme koşullarına ilişkindi. Hiç kuşkusuz eylemin hazırlık sürecinde bazı eksiklikler söz konusuydu ve çok büyük ses getirmedi. Ancak toplu sözleşme koşularına yönelik sağlık sektöründeki çalışan örgütlerinin gerçekleştirdiği toplu eylem olması yönüyle önemli bir girişimdi. 

KESK gibi sendika konfederasyonlarının çalışanların örgütlerinin bir araya geldiği platformlar aracılığıyla çalışanların hakları ve kamu hizmetlerinin iyileştirilmesi mücadelesini geliştirmek dururken, müstakilen yapmaya giriştiği etkisiz eylem çağrılarının arkasında yatan neden nedir? Kedi dağa küsmüş dağın haberi olmamış tarzı sendikacılıktan vazgeçmenin zamanı gelmedi mi?

Deniz Akgün