Siyaset sendikacılığı ve çalışanlar adına yapılamayan ücret pazarlığı

Kamu çalışanlarının maaşlarında 2023 yılının ilk 6 ayı için yapılan artışın yüzde 25-30 seviyesinde olacağı açıklandı. 

Sadece görevdeki kamu çalışanlarını değil emeklileri ve EYT düzenlemesi sonrası emekli olmayı planlayanları da etkileyecek olan enflasyonun altındaki söz konusu ücret artışı ülkemizdeki kamu sendikacılığının sorgulanmasını beraberinde getirdi. Çünkü gerçek enflasyonun oldukça altında belirlenen maaş artış oranı kamu çalışanlarının sendikacılığının siyasi partilerin penceresinden yürütülmesinin kaçınılmaz sonucu olarak ortaya çıkmış bulunmaktadır. 

Ülkemizde kamu sendikacılığının siyasi partilerin farklı yelpazesindeki partilerin bakışına göre şekilleniyor. Sol ya da sağ eğilimli sendikaların büyük çoğunluğunda belirleyici olan çalışanların haklarının elde edilmesi yerine siyasi partilerin söylemleri etkili oluyor. Sendikacılığın konumlanışının siyasi parti söylemlerine göre belirlenmesi ise çoğu kez yurt sorunlarına atfedilen önem ya da sendikaların siyaset yapma hakkı ile açıklanıyor. 

Ülkemizde kamu sendikacılığının temel sorunlara çalışanlar yerine siyasi partilerin penceresinden yaklaşması sadece sendikal faaliyeti değil siyaset yaşamını da kısırlaştırıcı etkilere yol açmaktadır. 

Bu durumda gerçek enflasyonun çok altında belirlenen memur maaş artışının sendikalar tarafından ülkenin önemli sorunlarından biri olarak görülüp görülmediğinin sorusu akla geliyor. Seçimlerin arifesinde memurlara yapılan düşük oranlı maaş zammı sendikaların siyaseten önem atfettiği bir konu değil midir? Her biri farklı siyasi partinin ya da siyasi grubun etkisi altında faaliyet gösteren sendikalar memurların maaş artışı konusunu siyaset üstü bir konu olarak değerlendirdikleri için mi ücret pazarlığı konusunda ısrarcı olamıyorlar? Ülkemizde kamu sendikacılığının temel sorunlara çalışanlar yerine siyasi partilerin penceresinden yaklaşması sadece sendikal faaliyeti değil siyaset yaşamını da kısırlaştırıcı etkilere yol açmaktadır.