Günümüzde sağlık alanında pek çok sorun bir arada yaşanıyor. Doktor olmak için zorlu bir eğitim sürecinden geçen hekimler mezun olduktan sonra emeğinin karşılığını alamadan çalışmak zorunda. Hekimler aldıkları ücretle günümüzde alt-orta gelir grubundaki çalışanlar arasında yer alıyor. Pek çok hekim yoksulluk sınırında yaşarken temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanıyor.
Sağlık hizmet sektörü giderek yorucu, yıpratıcı ve riskli bir sektör haline geldi. Sağlık sektöründe çalışanlar yeterli dinlenme olanağına sahip olmadan yorucu ve riskli bir ortamda çalışmak durumunda kalıyor. Emekliliğe yansıyan güvenceli ücret yerine performansa dayalı ücretlendirme ile adil bir ücretlendirme sistemine ulaşılamıyor. Sağlık hizmetlerinde niceliği öne çıkaran performans yönetim sistemi sağlık hizmetlerinin niteliğini olumsuz etkiliyor. Aldıkları sağlık hizmetinden memnun kalmayan vatandaşlar tarafından hekimlere ve sağlık çalışanlarına yönelik uygulanan şiddet salgın boyutuna ulaştı. Sağlık alanında yaşanan şiddeti önlemeye yönelik herhangi etkili bir adım atılmıyor.
Mobing sağlık kurumlarında adeta yönetim tekniği olarak kullanılıyor. Aile hekimlerine yönelik keyfi cezalar, sözleşme fesihleri; özel hastane hekimlerinin yönelik düşük ücretle çalışmaya zorlanması, asistan hekimler üzerindeki baskı ortamı ve hekimlerin birbiriyle rekabete zorlamaya yönelik düzenlemeler çalışma barışını olumsuz etkiliyor. Bu koşullarda hekimlerin örgütlenerek özlük haklarının iyileştirilmesi ve sağlık hizmetlerinin organizasyonunda söz sahibi olmasına yönelik yeni arayışlar ortaya çıktı.
Türk Tabipler Birliği'nin bugünkü yönetimi katılımcılıktan uzak dar grupçu yaklaşımıyla hekimlerin özlük hakları ve nitelikli sağlık hizmeti için verdikleri mücadeleye çatı örgütü olarak beklenen katkıyı sunamıyor.
Tabip odalarının hekimlerin ve diğer sağlık çalışanlarının hak temelli sağlık hizmeti ve herkes için sağlık mücadelesini yöneten çatı örgütü haline gelmesi için değişim kaçınılmaz. Hekim kamuoyunda Türk Tabipler Birliği'nin ve tabip odalarının katılımcı ve kapsayıcı bir örgüte dönüşmesi beklentisi artmış bulunuyor. Türk Tabipler Birliği'nin dar siyasi polemiklerden, etnik kamplaşmadan, grupçuluktan ve salon açıklamalarının örgütü olmaktan çıkarıp, kapsayıcı, katılımcı, işyerleri bazında hekimlerin temsilcisi olan, hak temelli sağlık mücadelesinin çatı örgütü olarak yeniden yapılandırma hedefi önümüzde duruyor.
TABİP ODALARINI HAK ARAMA PLATFORMUNA DÖNÜŞTÜRMEK İÇİN
KATILIMCI HEKİMLER GRUBU
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder